Türkçe Yazıldığı gibi Okunur ama Konuşulmaz

Yaklaşık iki yıllık seslendirme ve dublaj eğitiminden sonra ve İstanbul’daki farklı kültür ve şiveli insanlardan yola çıkarak size Türkçe’nin aslında yazıldığı gibi okunup, ama konuşulmadığını açıklayacağım.

Türkçe yazıldığı gibi okunur

Kısaca evet. Ama tamamen değil. Örnekleri gördükçe daha iyi fark edeceksiniz. Gelecek zaman bildiren ekler ile başlayalım:

Geleceğim!

Gel – eceğim (Gelecek zaman)

Geleceyim (okunuşu)

Görüldüğü gibi yazıldığı gibi okunabilirmiş.

Buradaki eceğim’deki ğ harfi yumuşak ğ (y) dir malum. Gırtlaktan hırıltı ile çıkan o ses yani ğ (ğğğ) Türkçe’de yoktur. Şiveli konuşulan yörelerde kullanılıyor elbette.

Başka örnekler:

Ağaç = aaç

Bu örnekte “yumuşak ğ” kalkar ve y okunmaz. Yumuşak ğ’den önceki harf uzun okunur sadece.

Yağmur = yaamur, gibi.

Peki iş konuşmaya geldiğinde nasıl olur?

Türkçe yazıldığı gibi konuşulmaz

Türkçe yüzde yüz yazıldığı gibi okunup konuşulmaz.

SözdeBilim

Türkçe’de bazı sözler değişime uğramış ve daha akıcı konuşulur hale gelmiştir. Ve bu yeni akıcı haline göre konuşulur.

Türkçe, zaman içinde daha da gelişerek günümüz İstanbul ağzına evrilmiştir. İstanbul ağzı veya şivesi, hani TRT spikeri ve İstanbulluların konuştuğu, filmlerdeki ve dizilerdeki o resmi konuşma şeklidir.

Türkçe ve İstanbul Türkçesi arasındaki farkı anlamak için örnekleri konuşma diline çevirmeniz gerekecek.

Geleceğim = yazıldığı şekli.

Geleceyim = okunduğu hali.

Geliceem = konuşma sesi.

Oradaki iki ee özetle yumuşak ğ’den önceki harfin uzaması prensibidir. Tıpkı ağaçtaki ğ’ den önceki a’nın uzaması gibidir.

Daha fazla örnek:

Gelecek = gelicek

Göreceğiz = görüceez

Değil = Diil

Değil, organ olan dil gibi söylenmez, i harfi uzar veya iki i şeklinde söylenir.

Yapmayacağım = Yapmıycaam

Burada iki durum var. Hem yumuşak ğ’den önce harf uzadı hem de y’ den önce a harfi ı harfine dönüştü.

Bu şekilde değişimler olmasının nedeni dilin zamanla daha akıcı konuşulması ile ortaya çıkmıştır. Akıcı konuşmaya birkaç örnek daha verelim:

Ne haber? = N’aber = Naber

Ne için? = Niçin?

İstanbul ağzı ile konuşulmasa da bazı yörelerde dil pratik kazanmaya devam eder. Bazı güzel örnekler vardır:

Ne kadar = N’ader? veya Nekaa?

Ne yapıyorsun? = N’abin, napin, nörün

Gelecek misin? = Gelcen mi? veya = Gelin mi? = Gelin? Gelirsen? Gelisen?

Ne edeceksin? = Ne etcen? veya N’itcen? = Nicen?

Görüldüğü üzere dil adeta evrim geçiriyor.

Türkçe yazıldığı gibi okunup konuşulursa ne olur?

Hiç bir şey olmaz. Sonuçta Türkçe neredeyse tamamen yazıldığı gibi hem okunur hem de konuşulur. Kimse de sizi anlamayacak diye endişe etmenize gerek yok. İstanbul ve İzmir gibi yerlerde belki şiveniz dikkat çeker hepsi bu. İstanbul ve İzmir gibi yerlerde dahi şehrin azımsanamayacak kısmı zaten şiveli konuşur veya şiveli konuşan insanlara karşı bir sempati oluşmuştur. Çünkü ne kadar şivesiz düz ve İstanbul ağzı ile konuşulsa da çoğu kişinin ailesi arkadaşları veya komşuları şiveli konuşmaya devam edecektir.

Şiveli konuşmak da dili geliştirmektir.

SözdeBilim.com

Sosyal medyada bile şiveli konuşan insanlar epey dikkat cekicidir. Güzel Türkçe konuşmak da aynı oranda takdir görüyor. Eski TRT belgesellerinde konuşan kadın ve erkeklerin kurduğu cümleler günümüzde bile hayranlıkla dinleniyor.

Asıl olayı gözden kaçırmayalım. O da önemli olan ne değini bilmek ve karşıdaki insana doğru bir şekilde anlatmaktır. Şiveli konuşun veya pür istanbul şivesi fark etmez. Sizi anlamaları yeterlidir.

Keyifli sohbetin sonuna geldik. Varsa sizin de konuştuğunuz pratik akıcı sözler bizimle paylaşabilirsiniz.

Son olarak ilgilenenler olur diye bir yazımız var. İlgi çekme yöntemleri ile nasıl daha ilgi çekici olunur hemen keşfedin!

Esen kalın.

“Türkçe Yazıldığı gibi Okunur ama Konuşulmaz” üzerine 2 yorum

  1. şey yapmak değil şaapmak diyorum. napıyorsun değil napan diyoruz arkadaşlar arasında😅 biliyor musun değil bilon mu? falan.

    Yanıtla
    • Resmen dili geliştiriyorsunuz. Ve yöreler ayrı güzellik katıyor 👏😃

Yorum yapın